29 Ekim 2007

29 Ekim, Cumhuriyet Bayramında Av. Vedat GÜRER

Bugün Açık Radyo'da Av. Vedat GÜRER ile son referandum hakkında sohbet ettik. Gürer, halkın neyi oyladığı konusunda yeterli bilgilendirme yapılmadığına dikkat çekti.

24 Ekim 2007

22 Ekim Pazartesi, Açık Radyo'da: Prof.Dr. Ülkü AZRAK

22 Ekim Pazartesi, 2007, Bilgi Çağının Hukuku programında canlı yayın konuğumuz, hafta sonu Antalya'da yapılan Türk - Alman Kamu Hukuku FORUM'undan dönen Prof. Dr. Ülkü Azrak. Bu FORUM, iki önemli başlık altında yapılmış:
- İnsan hakları ve Yargı
- Türkiye'de ve Almanya'da yargı bağımsızlığı.

Kişilerle devlet organları arasındaki ilişkileri düzenlemesi ve "iktidarın eseri" olması açısından kamu hukukunun önemini tartışan Forum'daki bildirisini ikinci başlık altında sunan Prof. Dr. Azrak, özellikle son dönemlerde ülkemizdeki "garip" hukuk uygulamalarından da hareketle, bizim programda "hukuk öğretimi"ne odaklandı. Felsefe ve Mantık gibi önemli derslerin zorunlu olmaktan çıkarılmasıyla Ortaöğrenimin düzey kaybettiğini, felsefi bazdan yoksun öğrenciye de 4 yıllık hukuk öğretiminde bu yüzden yeterli formasyon verilemediğini belirten Azrak, "hiç değilse" kaydıyla daha etkin bir hukuk öğrenimi için şunları önerdi:

a- Hazırlık sınıfı
b- Hukuk mezunlarına diploma verilmeden önce 2 kademeli devlet sınavı

Prof. Dr. Azrak, eksik bilgili yargıç ve savcıların yorumlarının da yanlış olmasının kaçınılmaz olduğunu, yanlış yorumlarla yapılan uygulamaların, alınan kararların ise Yargıtay'da da bazen düzeltildiği, bazen de düzeltilemediğine dikkat çekti. Medyadaki tekelleşme ve siyasi iktidar baskısının da insan hakları öğretimindeki zaafı körükleyen unsurlardan biri olduğunu belirten Azrak, özellikle bilgi çağında hukukçuların "bilgi-okuryazarı" da olması gerektiğini, bunun ifade özgürlüğü, çevre ve bilgi edinme hakları başta olmak üzere "insan hakları"nın öğrenilmesi, kullanılması ve uygulanması açısından gerek üniversitelerde gerekse uygulamada hayati önem taşıdığını vurguladı.

-Programın müzik arasında Johhny Mitchell'den Displays" çalındı...-

18 Ekim 2007

Açık Radyo'da 8 ve 15 Ekim: Av. Fikret İlkiz ile "ANAYASA" ve "GÜNCEL HUKUK" Dergisi

8 Ekim 2007 Pazartesi günü Av. Fikret İlkiz konuğumuz idi.
İlkiz, ilk kez 12 Eylül 2007'de yapılan bir basın toplantısı ile duyurulan, DİSK öncülüğünde başlatılan ve KESK, TMMOB, TTB, TÜRMOB, T.DİŞ HEKİMLERİ BİRLİĞİ ve T. ECZACILARI BİRLİĞİ'nin katılımıyla sürdürülen “Özgür ve Demokratik Bir Türkiye Yolunda YENİ ANAYASA” kampanyası ile ilgili bir toplantıdan (3 Ekim 2007) yeni dönmüştü. İlkiz'in de aralarında olduğu ve Prof. Kaboğlu, Prof. Dr. Yılmaz Aliefendioğlu, Prof. Dr. A. Ülkü Azrak, Prof. Dr. Ioanna Kuçuradi, Prof. Dr. Mesut Gülmez, Prof. Dr. Naz Çavuşoğlu, Doç. Dr. Bertil Emrah Oder, Dr. Abdullah Sezer, Dr. Tuncer Özyavuz'dan oluşan "Akademik Kurul" gün boyu çalışmıştı... Av. İlkiz toplantıda tartışılanları Açık Radyo dinleyicileriyle paylaşırkan, Anayasa'nın değişiminde "inter-disipliner" bir yaklaşımın gereğine de dikkat çekerek, felsefeci, ceza ve idare hukuku uzmanlarının da içinde olacağı bir "Kurucu Meclis"in gereğini vurguladı...

15 Ekim Pazartesi yine Av. İlkiz ile birlikte idik. Bu programın konusu da "Güncel Hukuk" dergisiydi. Hukuk öğrencileri ve uygulamacıları için çıkarılan derginin 46. sayısına ulaşılmış olmasını kutladık!
46. sayının kapak konusu "Nasıl Bir Anayasa İstiyoruz" idi!
"Güncel Hukuk"un web sitesinde sadece konu başlıkları ve içerik özetine ulaşılabiliyor.
Program sırasında bu noktaya değindik, ama o sırada söylemeyi unuttuğum bir şeyi buraya eklemeliyim! Derginin kendisine ulaşamayanlar, dünyanın heryerinden "cüz'i" bir ücret karşılığında www.emecmua.com üzerinden okuyabiliyor!

1 Ekim 2007

1 Ekim 2007, Açık Radyo'da: Prof.Dr.Ülkü AZRAK ile "Başbakanlık Anayasası"!

1 Ekim 2007, Pazartesi günü Prof. Dr. Ülkü AZRAK canlı yayın konuğumuz oldu. Konu "yeni anayasa" idi. Prof. Azrak, 2 ana başlık altında görüşlerini belirtti. a) Yapılış biçimi ve gerekçesi b) Taslak içeriği.
Prof. Azrak, önce Avrupa ve dünya anayasa hukuku açısından bir ülkede "yeni bir anayasa"nın sözkonusu olduğu durumları açıkladı: "Köklü rejim değişiklikleri" ya da "darbe"ler. Sonra Türkiye'de bu bağlamda yapılan anayasaları özetledi. '61 Anayasası'nı "Cumhuriyet'in ikinci anayasası", '82 Anayasası'nı da "darbe" anayasası olarak nitelendiren Prof. Azrak Türkiye'de yeni bir anayasa yapılması için bir neden olmadığını vurguladı. Peki nereden çıkmıştı şimdi böyle bir gündem maddesi o zaman? Azrak'a göre bu siyasi iktidarın bir "taktik"inden başka bir şey değildi. Mevcut anayasayı "Seçmenine sunmak istediği kılık kıyafet sorununa köklü çözüm, üniversitelerin yönetimini zapt-ü rapt altına almak, yargıyı yürütme lehine yeniden düzenlemek" gibi konularda değiştirme önerileri sunmaya kalkışıp, muhalefete baştan hedef olmak yerine gündeme bir "yeni anayasa" konusu getirerek tartışmayı genelleştirme taktiği...
Programın ikinci yarısında Prof. Dr. Azrak, '82 Anayasası'nı temel alan ve şu anda ortada dolaşan taslakta hiç bulunmayanlara ve yeni eklenenlere değindi. Sosyo-ekonomik açıdan çok önemli bulduğu ve yeni taslakta yer verilmeyen konuları özetle şöyle sıraladı:
- DPT kaldırılmış, demek ki ekonomi artık plansız olacak!
- YAsama-Yürütme ve Yargı "Denge"si bozulmuş
-"Kişi dokunulmazlığı", "kişi hürriyeti ve güvenliği" kaldırılmış,
-Konut hakkı yok,
- "Tüzük"ler yok,
-Yüksek Askeri Mahkemesi ve "ordu" sözcükleri geçen hemen herşey kaldırılmış, Genel Kurmay Başkanı'nın nasıl seçileceği konusu boşlukta,
-Kamu görevlilerinin toplu iş sözleşmesi hakkı yok,
- İşçinin işletmeye katılım hakkı yok,
-Kadınlar yok...
Yeni eklenenler ise:
- "Türban serbestisi", (Prof. Azrak, bu konuda "5 ihtimalli düzenleme" öneren bir anayasa hazırlama kurulunun söylenegeldiği gibi "Bilim Kurulu" diye adlandırılamayacığını, çünkü "bilimsel gerçeğin 1 seçeneği olduğunu, birden çok olduğunda bilimsellikten de çıkacağı"nı vurguladı)
- Anayasa Mahkemesi üyelerinin seçiminde TBMM'e daha çok yetki,
- Danıştay üyelerinin bir kısmının Bakanlar Kurulu tarafından seçimi,
- Y.Ö.K'ün etksizleştirilmesi, böylece "özerk"liği kaldırılmış üniversitenin bilim kurumu olmayacağı,
- Tahkim (94. md) konusu, dolayısıyla kamu denetiminin dejenerasyonu,
-Hakim ve savcıların idari bakımdan Adalet Bakanlığı'na bağlı kılınması...

Prof. Dr. Ülkü Azrak, son söz olarak, daha çok "ABD başkanlık sistemi"ne öykünmekle birlikte ortaya çıkan yeni anayasa taslağının "o bile olmayıp", olsa olsa bir "başbakanlık anayasası" olarak adlandırılabileceğini söyledi...

Program arasında "Romano Drum"dan, "Conca Melpe" dinlendi...